üzere

üzere
1. on the point of, just about to: Âdem gitmek üzereyken when Âdem was just about to go. 2. to, for the purpose of: Antalya´ya gitmek üzere yola çıktı. He set out for Antalya. İstanbul´a inmek üzere vapura bindi. She boarded the steamer to go down to Istanbul. 3. on condition that, on the understanding that: Pazartesiye kadar geri vermek üzere sana yirmi bin lira veririm. I´ll loan you twenty thousand liras on condition that you pay it back by Monday. 4. being: Bu bahçede çoğu portakal olmak üzere elli ağacım var. I have fifty trees in this grove, most of them oranges. 5. as, just as: Meltem´in dediği üzere Tunç geç kaldı. Tunç was late, as Meltem had said he would be. 6. in accordance with: âdeti üzere in accordance with his custom.

Saja Türkçe - İngilizce Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • Uzere — is located in the Isoko South Local Government Area (LGA) of Delta State of Nigeria. It has become one of the largest petroleum oil producing communities in Nigeria.HistoryUzere is a community with three quarters namely Uheri, Ezede and Uweye.… …   Wikipedia

  • üzere — zf. 1) Amacıyla Müzakere bitince üç dört gün sonra gene evde buluşmak üzere ayrıldılar. P. Safa 2) Şartıyla Akşama geri vermek üzere bu kitabı alabilirsiniz. 3) Neredeyse Bu yangın kalbimizde başlıyorsa yani ümitsiz bir aşka düşmek üzere… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • uzère — zeuzère …   Dictionnaire des rimes

  • bu minval üzere — bu biçimde, bu tarzda Bu minval üzere uskumruyu bir hayli yumuşattıktan sonra... R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hâli üzere — olduğu gibi Fakat bir zaman sonra tabiata karşı uğraşmanın nafileliğini anlayarak her şeyi hâli üzere bırakmıştı. R. N. Güntekin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • âdet olduğu üzere — alışıldığı gibi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • afiyet üzere olmak — sağlıklı, rahat yaşamak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • Limak holding — Limak 1976 yılında proje mühendisliği yapmak üzere kurulmuştur. Lider Makina (Limak) adı verilen şirket daha sonra altyapı yatırımlarına yönelerek, baraj ve otoyol projeleriyle büyük bir müteahhitlik şirketine dönüşmüştür. Limak Şirketler Grubu… …   Wikipedia

  • servise çıkmak — 1) ulaşım aracı ile öğrencileri, çalışanları gidecekleri yere taşımak 2) servis yetkilisi onarım yapmak üzere çağrılan yere gitmek 3) doktor hastaları durumlarını gözlemlemek üzere ziyaret etmek 4) bir iş yerinde çay, kahve dağıtımı gibi… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ARİYE — (Ariyet) Geri verilmek üzere alınan, iğreti. Bir kimsenin geri almak üzere, karşılıksız olarak başkasının faydalanmasına terk ettiği mal. Kullanılmak üzere alınan emanet mal …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • alelhesap — hesaplaşmak üzere; hesaba sayarak; sayışılmak üzere; doğan kârdan bir bölümünün ileride tamamı üzerinde hesaplaşılmak üzere önceden ödenmesi …   Hukuk Sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”